Sadettin Çelebi: Mısır’daki Osmanlı Aşiretleri, Gazze Sizi Bekliyor

Haber 69 - Devletler sustu. Liderler tehdit edildi ya da satın alındı. Diplomasi suskun, uluslararası kurumlar kör ve sağır. Gazze kan ağlarken, İslam coğrafyası derin bir çaresizliğe mahkûm edilmiş gibi gösteriliyor.

Ama bu bir son değil.

Çünkü bu coğrafyada, devletlerin sustuğu yerde ayağa kalkmayı bilen bir damar var: Aşiretler, Beylikler, Kadim Sülaleler!

Birlikte Yaşadık ve Birlikte Yönettik;
Osmanlı İmparatorluğu’nun en büyük gücü sadece ordusu ya da hazinesi değil, halkını sarıp sarmalayan sosyal yapısı idi. Anadolu’dan Arap Yarımadası’na, Kuzey Afrika’dan Balkanlara kadar aşiretler ve beylikler, yerel halkın hamisi, koruyucusu, yönlendiricisi ve vicdanı olmuşlardı.

Devletin zayıfladığı, ulaşamadığı, organize olamadığı her dönemde bu yapılar adaleti, yardımlaşmayı ve güvenliği temin etmişti. Çünkü bu yapılar birer soy bağı değil, sorumluluk bilinciyle şekillenmiş halk organizasyonlarıydı.

Bugün bu yapıların torunları hâlâ ayakta.
Ve tarih bir kez daha onları çağırıyor.

Suriye’de Aşiretlerin Direnişi: Umut Veren Bir Kıvılcım
Bugün Suriye'de, Dürzi unsurların Arap ve Bedevi halkına yönelik saldırılarına karşı, Arap aşiretleri birlikte hareket ederek halkını korumuş, saldırganları püskürtmüş, kendi topraklarını tekrar halk iradesine teslim etmiştir.

Bu sadece bir direniş değil, aynı zamanda bir tarihsel doğrulamadır:
Aşiret yapıları hâlâ canlıdır, işlevseldir ve halkı koruyacak kudrete sahiptir.

Gazze İçin Aşiretler Göreve!
Gazze bugün yalnız. Açlık, susuzluk, yokluk ve bombardıman altında bir halk, sadece Allah’a ve halkların vicdanına sığınmış durumda. Devletler sınırlara dikenli tel çekti, insani yardımı dahi engelledi. Diplomasi öldü, kınamalar tarihe gömüldü.

Ama aşiretler hâlâ yaşıyor!

Mısır’ın Sina bölgesindeki Arap aşiretleri…
Gazze sınırının yanı başındaki halk önderleri…
Filistin'in, Ürdün'ün, Suudi Arabistan'ın, Yemen'in, Lübnan'ın kadim sülaleleri…

Artık konuşma değil, yürüyüş zamanı!
Gazze için birleşin!
Gazze için yola çıkın!
Gazze için direnin!

Devletler Esir Alınmışsa, Halklar Özgürdür
Netanyahu’nun “Koltuklarınızda oturmak istiyorsanız sessiz kalın” tehdidi devlet liderlerini susturmuş olabilir. Ama halkların onuru satın alınamaz!

Bu yüzden diyoruz ki:

Sınırları çizenler devlettir, ama sınırları aşanlar halklardır.

Orduları durduran siyaset olabilir, ama vicdanı durduracak hiçbir güç yoktur.

Birlik Vakti: Kudüs’ün Anahtarı Aşiretlerin Elinde
Osmanlı’dan bize kalan en büyük miras, sadece camiler, köprüler, kütüphaneler değil; halkların dayanışması, aşiretlerin onurlu birliği ve adaleti esas alan yerel yönetim gücüdür.

Gazze’ye yardım ulaştırmak için Refah Kapısı’nda durma zamanı değil.
Oradan geçip bu kanayan yaraya merhem olma zamanıdır.
Çocuklara su, annelere ilaç, hastalara koruma olma zamanıdır.

Ve bunu yapacak olan, artık devletler değil:
Sizlersiniz!

Çağrımızdır:
Ey Arap aşiretleri!
Ey Mısır’ın yiğitleri!
Ey Ürdün, Yemen, Suriye, Libya, Sudan’ın onurlu sülaleleri!
Kudüs sizin, Gazze sizin, bu topraklar sizin vicdanınıza emanettir!

Ayağa kalkın!
Tarih sizi yeniden sahneye çağırıyor!